Yapısı Jüpiter’inkine benzese de kaya ve buzdan oluşan çekirdeği onunkine göre daha küçüktür. Satürn’ün ilginç özelliklerinden biri yoğunluğunun çok düşük olmasıdır. Satürn, gezegenler arasında halkası belirgin olan tek gezegen. Halkaları oluşturan parçalar bir toz tanesi büyüklüğündeki parçalardan birkaç metre çapındaki parçalara kadar değişir.
Güneş’e uzaklık: 1.426.725.400 km (9,54 AB)
Dolanma süresi: 29,4 yıl
Dönme süresi: 10,66 saat
Yarıçap: 60,27 km (9,45 dünya yarıçapı)
Kütle: 95,16 dünya kütlesi
Hacim: 763,6 dünya hacmi
Yoğunluk: 0,70 g/cm3
Yüzey sıcaklığı: -178 °C
Yüzeyindeki kütleçekimi: 10,4 m/s2
Atmosfer bileşenleri: H2, He
Satürn gezegeni sıralamada Güneş’ten altıncı uzak gezegendir ve ikinci en büyük gezegendir. Güneş’ten yaklaşık 1.429.400.000 km (9.54 AB) uzaklıkta, 120.536 km çapında ve 5.68x1026 kg ağırlığındadır. Mitolojideki adı “Çiftçilerin Tanrısı”dır.
Çok eski tarihlerden beri bilinen bu gezegen ilk defa Galile tarafından 1610 yılında teleskopla gözlenmiştir. Gözlemlerinde bu gezegenin garip yapısı üzerinde durmuştur. 1659 yılında Huygens, bu gezegenin daha iyi görüntülerini elde ederek halkaya sahip bir gezegen olduğunu ortaya çıkarana kadar bu gariplik devam etmiştir.
Satürn ilk defa Pioner-11 tarafından 1979 yılında ziyaret edilmiş ardından Voyager-1 ve Voyager-2 ziyaret etmişlerdir. Şu anda Cassini uydusu 2004 yılında bu gezegene ulaşmak için yoluna devam etmektedir. Satürn gezegeni, kendi ekseni etrafındaki hızlı dönmesi nedeniyle yaklaşık %10 oranında basıklaşmıştır (120536 km’ye 108728 km). Diğer gaz gezegenlerde de benzer basıklıklar vardır fakat bu oranda değildir. Satürn’ün yoğunluğu suyun yoğunluğundan daha azdır.
Jüpiter’e benzer şekilde Satürn’ün atmosferi %75 hidrojen ve %25 helyumdan oluşmaktadır ve su, metan, amonyum elementine ilişkin belirtiler bulunmaktadır. Bu da güneş bulutsusunun başlangıcındaki kimyasal bolluğuna benzer değerlerdir.
Satürn’ün iç kısımları, Jüpiter’inkine benzer olarak kayamsı bir çekirdek etrafında sıvı metalik hidrojenden oluşan bir katman ve moleküler hidrojenden oluşan en üst katmandan oluşmaktadır.
Merkezi bölgenin 12000°K sıcaklığında olduğu ve bu nedenle de Güneş’ten aldığı enerjiden daha fazlasını yaydığı bilinmektedir. Fakat enerji Jüpiter gezegeninde işleyen mekanizma ile yeterince açıklanamadığından ilave başka enerji kaynağına gereksinim vardır.
Satürn gezegeninde de bandlar mevcuttur fakat Jüpiter gezegeninde bulunandan çok daha sönüktür. Jüpiter’e benzer olarak Satürn gezegenin ekvator bölgesinde büyük kırmızı lekeye benzer yapı bulunmaktadır, fakat çok belirgin değildir. Yer’den yapılan gözlemlerle iki adet büyük halka (A ve B halkası) ve bir tane de sönük halka (C halkası) görülebilmektedir. A ile B halkaları arasında bulunan boşluğa “Cassini Boşluğu” adı verilir. A halkasının en dışında bulunan boşluğa ise “Encke Boşluğu” adı verilir. Voyager uydusunun gönderdiği görüntüler incelendiğinde bu halkalara ilave olarak dört adet halkanın daha olduğu bulunmuştur.
Yer’den bakıldığında halkaların sürekli olduğu görülür fakat gerçekte bu halkalar birbirinden bağımsız yörüngelerde dolanan santimetre boyutundan birkaç metreye kadar küçük parçalardan oluşmaktadır. Bu parçacıklar çoğunlukla su buzundan ve kısmen de buzla kaplanmış kayamsı parçacıklardan oluşmaktadır. Satürn gezegeninin halkaları son derece incedir. 250000 km veya daha fazla çapa sahip olmasına rağmen 1.5 km kadar kalınlığa sahiptir. Eğer halkalardaki maddeler bir araya toplansaydı büyüklüğü 100 km’den büyük olamazdı.
Satürn’ün halkasının kaynağının ne olduğu henüz bilinmemektedir fakat bunun gezegenlerin ilk oluşumunda ortaya çıktığı düşünülmektedir. Halka sisteminin kararlı olamayacağı ve başka süreçler ile bunların desteklenmesi gerektiği düşünülmektedir.
Diğer dev gezegenlerde olduğu gibi Satürn’ün de güçlü manyetik alanı vardır.
Geceleri gökyüzünde olduğunda çıplak gözle görülebilir bir gezegendir. Neredeyse Jüpiter’in parlaklığına yakındır. Halkaları ve uyduları küçük teleskoplar yardımıyla gözlenebilir.
Satürn’ün Uyduları
Yörüngeleri doğru yönde (saat’in tersi yönde), dairesel ve Satürn ekvator düzlemindedir. Küçük olan uyduların çoğu gezegenlerarası ortamdan yakalanmış ve uydu çarpışmalarından ortaya çıkmış parçalardır. Dünya’dan gönderilen uzay araçları Satürn'ü ziyaret etmeden önce 7 tane uydusu bilinmekteydi, fakat bugün 18 tane isim verilmiş uydusu bulunmaktadır. Uydularından bazıları Merkür'den bile büyüktür. En azından bir düzine daha uydusu olduğu rapor edilmiştir, fakat bunlar henüz isimlendirilmemiştir veya uydu olarak henüz kabul görmemiştir.
Gezegene en yakın uydusu 134.000 km ile “Pan”dır, en uzak uydusu ise 12.952.000 km ile “Phoebe”dir. Büyüklük olarak en küçük uydunun yarıçapı 10 km ile yine “Pan” ve en büyük yarıçapa sahip uydu ise 2.575 km ile “Titan” uydusudur.
Kaynaklar: