Türk Siyasal Hayatı, Anadolu Üniversitesi, Eskişehir, Ocak 2013.
Osmanlı İmparatorluğu tarihinde anayasal nitelikte ilk belge 1808 tarihli Sened-i İttifak olarak kabul edilir. Bir giriş, yedi şart (madde) ve bir zeylden (ek) oluşan bu belge, Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa’nın âyanları davet ettiği bir toplantıda, bu toplantıya katılanların/temsilci gönderenlerin bazıları tarafından imzalandıktan sonra, padişah II. Mahmut tarafından da imzalanmıştır. Başka bir deyişle Sened-i İttifak, bir yanda merkezî gücü temsil eden aktörler, diğer yanda merkez dışı çevre güçleri temsil eden âyanlar arasında yapılan iki taraşı bir anlaşmadır ve bu özelliğiyle misak (sözleşme) niteliğindedir.
Bu belgenin giriş kısmında amaç, sarsılan devlet otoritesinin kuvvetlendirilmesi olarak belirtilmiştir. Bu doğrultuda âyanlar, padişahın otoritesini ve onun mutlak vekili sadrazama itaat etmeyi kabul ederken, kendi yönetimlerindeki asayişe ve vergilerin ezici olmamasına dikkat etmeyi taahhüt etmiştir. Vergilerin adil toplanacağı taahhüdü bu belgenin tarafı olmayan halkın da bazı kazanımları olduğunu göstermektedir. Diğer taraftan Sened-i İttifak ile sadrazamın keyfi eylemlerinin önlenmesi, suçu olmayan âyana merkez tarafından müdahale edilmemesi garanti altına alınır.
Sened-i İttifak, imzalayan taraflar ve içeriğindeki bazı özellikler bakımından İngilizlerin 1215 tarihli Magna Carta’sına benzetilebilecek olsa da Magna Carta İngiliz feodal beylerinin Kral’a kendi şartlarını dayattıkları bir belgeyken Sened-i İttifak çevre güçlere karşı merkezî devlet otoritesini güçlendirmeyi amaçlayan sadrazamı n girişimiyle ortaya çıkmıştır. Diğer taraftan merkezî güç iktidarını kuvvetlendirmek için birtakım tavizler de vermiştir. Bu anlamda Sened-i İttifak, padişahın mutlak iktidarının sınırlanabileceği fikrini ortaya koyması bakımından önemli bir belge olarak kabul edilir.