Grimm Masalları. Çeviren: Kâmuran Şipal.
Grimm Masalları.
Çeviren: Kâmuran Şipal.
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde bir horozla bir tavuk varmış. Bunlar bir gün demişler ki gel birlikte bir geziye çıkalım. Horoz şöyle dört kırmızı tekerleği olan güzel bir araba yapmış, arabanın önüne de dört küçük fare koşmuş. Tavukla horoz, arabanın üzerine çıkıp oturarak yola koyulmuşlar. Çok geçmeden bir kedi çıkmış karşılarına. Kedi sormuş: "Nereye yolculuk böyle?" Horoz da cevap vermiş: "Bay Korbes'in evine." Kedi: "Beni de yanınıza almaz mısınız?" demiş. Horoz da: "Hay hay!" diye cevap vermiş. "Geç arkaya otur, önden düşersin belki."
"Aman dikkat edin Kırmızı tekerlekçikleri Sakın kirletmeyin! Dönün tekerlekler, dönün Çalın ıslıklarınızı fareler Haydi gidelim dosdoğru Korbes'in evine hep beraber!"
Derken yine yola koyulmuşlar. Az sonra bir değirmen taşı çıkmış karşılarına. Sonra bir yumurtaya, sonra bir ördeğe, sonra bir toplu iğneye, en sonunda da bir dikiş iğnesine rastlamışlar. Onlar da arabaya binmiş. Gide gide sonunda Bay Korbes'in evine varmışlar ama Bay Korbes evde yokmuş. Fareler arabayı sundurmaya çekmişler, tavukla horoz sıçrayıp bir tüneğin üzerine tünemiş, kedi ocağın yanıbaşına kıvrılmış, ördek oradaki bir su birikintisine dalmış, yumurta bir havluyla sarıp sarmalamış kendini, toplu iğne gidip iskemlenin minderine batmış, dikiş iğnesi sıçrayıp karyola üzerine çıkarak yastığın orta yerine saplanmış, değirmen taşı da kapının üstüne uzanıp yatmış.
Derken Bay Korbes eve dönmüş, ocağın başına gelip ateş yakmak istemiş ama kedi hemen oracıktan kül alıp Bay Korbes'in yüzüne savurmuş. Bay Korbes de apar topar mutfağa atmış kendini, elini yüzünü yıkayacak olmuş, bu sefer ördek oradan su fışkırtmış suratına. Bay Korbes, elimi havluya sileyim demiş, o zaman da yumurta havludan çıktığı gibi ona doğru yuvarlanmış, sonra kırılıp Bay Korbes'in yüzüne gözüne sıvanmış. Bay Korbes, hele biraz dinleneyim diyerek iskemleye oturmaya kalkınca, bu sefer de toplu iğne batıvermiş. Bay Korbes kızgınlıkla yatağın üzerine atmış kendini. Ama başını yastığa kor komaz dikiş iğnesi kafasına saplanmış. O da acıdan ah vah etmeye, çığlıklar atmaya başlamış. Öfkesin¬den kudurarak evden kaçıp gitmeye davranmış. Tam kapıya gelmiş, bu kez de değirmen taşı yukardan başına düşmez mi! Bay Korbes cansız yere serilip kalmış. Anlaşılan pek kötü yürekli biriymiş Bay Korbes.