Covey, Stephen R. (1998). Önemli İşlere Öncelik. (Türkçesi: O. Deniztekin), İstanbul: Varlık Yayınları, s.26-27.
Verimlilik, "daha az zamanda daha çok iş yapmak"tır. Akla yakın bir ilkedir. Daha çok iş çıkarırız. İsrafı azaltır, hatta yok ederiz. Fazlamız, eksiğimiz kalmaz. Daha hızlı davranırız. Hareket gücümüz yüksektir. Üretkenlik artışı inanılır gibi değildir. Ancak bunların altında yatan varsayım, "daha fazla" ve "daha hızlı"nın, daha iyi olduğudur. Bu her zaman doğru mudur? Verimli olmakla etkili olmak arasında hayati bir fark vardır. Karayolunda, yolculuğa çok elverişli hava koşullarından yararlanarak, asgari benzin sarfıyla çok iyi yol alıyor olabilirsiniz. Oldukça verimlisinizdir. Ancak hedefiniz 5.000 km kadar Doğu'da yer alan New York kentiyken, California sahili boyunca Güney'e giden 101 No'lu Karayolu'nda ilerliyorsanız, pek etkili oluyor sayılmazsınız.
Ayrıca, insanlarla nasıl "verimli" olabilirsiniz ki? Hiç eşinize, ya da gençlik çağına giren çocuğunuza, ya da bir personelinize karşı çok hassas bir duygusal konuda verimli olmayı denediniz mi? Nasıl oldu?
"Kusura bakmayın ama duygularınızdan söz etmenin sırası değil. Bu görüşmeye yalnızca 10 dakikamı ayırmıştım".
"Beni rahatsız etme şimdi oğlum. Şu kırık kalbini birkaç dakikalığına başka yerde aç da, ben de programımdaki işimi bitireyim".
Nesnelerle verimli olabilirsiniz, ama insanlarla - etkili bir tarzda - verimli olamazsınız.