Alfred Weber
Felsefe Tarihi'nden..
Estetik duyu veya zevk, hem zekâdan hem iradeden ayrılır; o ne teorik karakteri ne pratik karakteri olan, sui generis (kendine özgü) bir olgudur fakat esas itibarıyla subjektif bir temel üzerinde iş görmesi bakımından akla ve iradeye benzer. Doğruyu meydana getiren akıl, iyiyi meydana getiren irade olduğu gibi güzeli meydana getiren de zevktir. Güzellik eşyanın içinde değildir, estetik duygudan ayrı olarak var değildir, nasıl zaman ve mekân teorik duyarlığın ürünü ise o da bu duyunun ürünüdür. Güzel, hoşa giden (nitelik), herkesin hoşuna giden (nicelik), her ilgi ve kavramdan ayrı olarak hoşa giden (bağlantı), zorunlu olarak hoşa giden (modalite) şeydir.