Kaynak: VIII-XIII. Yüzyıllar Türk Edebiyatı, Anadolu Üniversitesi, Eskişehir, Eylül 2011.
XIII. yüzyılda Selçuklular devrinde yaşamış Türk mizahının büyük bir temsilcisidir. Onun hakkındaki yetersiz ve rivayetten öteye gitmeyen bilgilerden dolayı tarihî kişiliğini tespit etmek güçtür. Bugüne kadar yapılan çalışmalara göre Nasreddin Hoca, Sivrihisar’ın Hortu köyünde doğmuş, babasının ölümünden sonra Akşehir’e gitmiş ve orada ölmüştür. Fıkralarına göre Nasreddin Hoca, toplumun her kesimindeki insan tipinin temsilcisi olup kimi zaman kadılık ve müderrislik yaptığı görülür. Nasreddin Hoca, bazen ciddî geçim sıkıntısı çeken saf bir insan olarak karşımıza çıksa da o, daima sergilediği hazır cevaplılığı ile Türk zekasının, nükte ve mizah gücünün millî bir sembolü olmuştur. Nasreddin Hoca fıkraları, Osmanlı devleti idaresinde yaşamış milletler arasında, özellikle Balkanlarda çok yayılmış ve birçok yabancı dile de çevrilmiştir. Ayrıca bu fıkraların şerhleri de yapılmıştır. Nasreddin Hoca'nın 1284 yılında vefat ettiği görüşü kabul görmektedir.