Tunyukuk yazıtı iki ayrı taştan oluşur. Dikildiği tarih kesin belli değilse de Tunyukuk’un yaşadığı dönemde, 8. yüzyılın ilk çeyreğinde dikilmiş olması gerekir. Her iki taşın toplamı 62 satırdır. İlk taş daha iyi korunmuş, ikinci taş ise bir hayli yıpranmıştır. Tunyukuk, Göktürk Devleti’nin kurucuları arasında yer alır. Kendi ifadesinden hareket edilirse, Türkler Çin’e bağımlı iken dünyaya gelmiş, devletin kuruluşunda ve kağan seçiminde önemli rol almış, kağanlara danışmanlık etmiş bilge bir vezirdir.
Tunyukuk Yazıtı’ndan I. Taş, Batı Yüzü 1. bilge tunyukuk ben özüm tavgaç eline kılıntım türk bodun tavgaçka körür erti 2. türk bodun kanin bulmayin tavgaçda adrıltı kanlantı kanin kodup tavgaçka yana içikdi tenri ança temiş erinç kan bertim: 3. kanınin kodup içikdin içikdük üçün tenri öl temiş erinç türk bodun ölti alkıntı yok boltı türk sir bodun yerinte 4. bod kalmadı ıda taşda kalmişi kuvranıp yeti yüz boltı eki ülügi atlıg erti bir ülügi yadag erti yeti yüz kişig: 5. uduzugma ulugi şad erti aygıl tedi ayıgmasi ben ertim bilge tunyukuk kagan mu kışayin tedim sakıntım toruk bukalı semiz bukalı ırakda 6. bilser semiz buka toruk buka teyin bilmez ermiş teyin ança sakıntım anta kesre: tenri bilig bertük üçün özüm ök kagan kışdım bilge tunyukuk buyla baga tarkan 7. birle elteriş kagan bolayın berye tavgaçıg önre kıtanyıg yırya oguzug üküş ök ölürti bilgesi çavışi ben ök ertim çugay kuzin kara kumug olurur ertimiz: kiyük yeyü tavışgan yeyü olurur ertimiz.
Tunyukuk Yazıtı’ndan Alınan Metnim Bugünkü Türkçeye Çevirisi
“(B 1) Bilge Tunyukuk ben kendim Çin yönetimi sırasında doğdum. (Bir zamanlar) Türk halkı Çin’e bağlı idi. (B 2) Türk halkı hanını bulamadığı için Çin’den ayrıldı, han sahibi oldu. (Sonra da) hanını terkedip yine Çin hakimiyetine girdi. Tanrı şöyle demiş: “Han verdim. (B 3) Hanını bırakıp hakimiyet altına girdin”. Hakimiyet altına girdiğin için belli ki Tanrı “öl!” demiş. Türk halkı öldü, helak oldu, yok oldu. Türk Sir halkının topraklarında (B 4) insan kalmadı. (Sonraları) dağda taşta kalanlar toplanıp yedi yüz kişi oldular. (Bun ların) iki bölüğü atlı, bir bölüğü (de) yaya idi. Yedi yüz kişiye (B 5) kumanda edenlerin başı Şad unvanını taşıyordu. “Akıl ver!” dedi. Danışmanı bendim, Bilge Tunyukuk. “Hakan mı yapayım?” dedim. Düşündüm. “Zayıf bir boğayla semiz bir boğa uzakta (bir yerlerde) (B 6) kapışsalar, (hangisi) semiz boğa, (hangisi) zayıf boğadır bilmek mümkün değilmiş” diye, bu şekilde düşündüm. Daha sonra Tanrı (bana) bilinç/bilgi verdiği için (onu) ben kendim hakan yaptım, Bilge Tunyukuk. Buyla Baga Tarkan (B 7) ve Elteriş Kağan bir araya gelip güneyde Çinlileri, doğuda Kıtanyları, Kuzeyde Oğuzları epeyi öldürdüler. (Bu sırada) bilgeleri ve Çavış’ı bendim. Çugay’ın kuzeyinde Kara Kum’da yaşıyorduk. (G 1) Geyik, yabanî av hayvanları yiyerek, tavşan yiyerek yaşayıp gidiyorduk.”