Doğum tarihi: 17 Nisan 1890, Girit, Yunanistan
Ölüm tarihi ve yeri: 13 Ekim 1973, İzmir
Halikarnas Balıkçısı ismiyle tanınır. Sürgün edilip uzun süre yaşadığı Bodrum'u çok sevmesinden dolayı, buranın eski adı olan Halikarnas'ı isim olarak aldı. Yazı hayatına 1908'den sonra başlamasına rağmen 1925'e kadar fazla bir varlık gösteremedi. Onun asıl sanatkârlık kimliği, Bodrum'a sürgün edilmesinden sonra teşekkül etti. Cevat Şakir, Bodrum'da bulunduğu uzun yıllar boyunca kendini bir taraftan tabiata, denize, deniz insanlarına verirken, diğer taraftan bu dünyanın hikâye ve romanını yazmaya gayret etti. İlk hikâye kitabı Ege Kıyılarında (1939) fazla ilgi çekmediyse de ilk romanı Aganta, Burina, Burinata (1946), ona şöhretin kapılarını araladı.
Halikarnas Balıkçı'sının gerek roman, gerekse hikâyelerinin değişmez ve temel konusu deniz ve deniz insanlarıdır. Söz konusu türlerdeki eserlerin bütün unsurları (muhteva, vaka, şahıs kadrosu, mekân), hep bu çemberin içinden gelir. Deniz, deniz mitolojisi, deniz insanları, bu insanların denize olan tutkuları, hayat mücadeleleri onun eserlerinin muhtevasını; başta deniz olmak üzere balıkçılar, gemiciler, dalgıçlar, süngerciler kahramanlarını; Bodrum, adalar ve Ege Denizi mekânını oluşturdu. Büyük bir deniz ve tabiat tutkunu olan yazar, hikâye ve romanlarında hep bu tutkuyu anlattı. Böylece Türk edebiyatına ciddi manada denizi ve deniz insanlarını kazandırdı. Böylece Sait Faik'e öncülük etti. Ancak Sait Faik, denizi temel obje olarak değil, kendini anlatmada bir aracı olarak kullandı. Halikarnas Balıkçısı'nın eserlerinde dikkati çeken bir başka husus, Bodrum merkezli Eğe Denizi medeniyetini anlatmış olmasıdır. Onun eserlerinde mitoloji, folklor ve tarih geniş yer tutar.
Halikarnas Balıkçısı'nın Ege Kıyılarında (1939), Merhaba Akdeniz (1947), Ege'nin Dibi (1952), Yaşasın Deniz (1954), Gülen Ada (1957) kitaplarında topladığı hikâyeleri, kurgu, dil ve üslûp bakımından birtakım arızalara sahiptir. Edebî eserde vazgeçilemez niteliklerden olan "bütünlük"ü yeterince dikkate almaz. Ciddi bir kompozisyon fikrinden uzaktır. Kimi zaman bir hayli uzayan tasvirler, kimi zaman vakayı keserek okuyucuya bilgi verme tavrından kurtulamaz. Deniz ve denizcilik terimlerinin bol olduğu dil ve üslûbunda itinasızdır. Zaman zaman şiirsel anlatım ve geniş tasvirlere başvurur.
Öykü: Ege Kıyılarından, Merhaba Akdeniz, Ege'nin Dibi, Yaşasın Deniz, Gülen Ada, Ege'den, Gençlik Denizlerinde, Parmak Damgası, Dalgıçlar, Çiçeklerin Düğünü , Ege'den Denize Bıkarılmış Bir Çiçek
Roman: Aganta Burina Burinata, Ötelerin Çocukları, Uluç Reis, Turgut Reis, Deniz Gurbetçileri, Bulamaç
Otobiyografi(Anı): Mavi Sürgün
Deneme: Anadolu Efsaneleri, Anadolu Tanrıları, Anadolu'nun Sesi, Hey Koca Yurt, Merhaba Anadolu, Düşün Yazıları Altıncı Kıta Akdeniz, Sonsuzluk Sessiz Büyür, Arşipel
Çocuk kitabı: Yol Ver Deniz, Denizin Çağrısı, İmbat Serinliği, Nasrettin Hoca, Gündüzünü Kaybeden Kuş, Deniz Gurbetçileri